enginarın bile bir kalbi var…

‘ve bu mermer insanlar nasıl olur da
romatizmadan bahsederler?’
Birhan Keskin
 
‘bir süredir bu yaşananlar bir kabustur, bir cinnettir diye bekledim.. evet herşey geçecekti… biraz beklesem… biraz sessiz kalsam sesleri, olanları, evreni duyabilmek için.. herşey geçecekti.. çünkü sessizlik bir çeşit duadır kimi zaman.. ama nafile.. ne gördüğüm kabustan uyanabildim.. ne de sessizlik bu defa işe yaradı…  hergün yeni bir olumsuz haber eklenerek hayatım  korkutucu bir hal almaya devam ediyor.. dünyanın tüm olumsuzlukları sanki şu son 6 ay içine sığdı.. dünya değiştiriliyor.. dengeler değiştiriliyor.. kaddafi linç ediliyor.. ölü bedeni taciz ediliyor.. haremlik selamlık olarak ölü bedeni ziyaret ediliyor. !!  libyaya özgürlük geliyor !!!!!! viva özgür libya …!!!!
sonra askerlerin ölümü geliyor.. bir kin ve nefret dalgası daha yükseliyor.. kin ve nefret saçanlara sormak isterdim.. o askerlerin sırtından üniforma çıktığı zaman hanginiz onların, açlığının, yoksulluğunun farkındasınız.. yolda yanınızdan geçtiğinde belki hiçbiriniz yüzüne bakmayacaktınız.. kendi tahtınızdan o yoksul çocuklara bakmak zordur be.. başınızı çevirmek bir enerji ister..  itiraf edin..  insan oldukları, için üzüldünüz mü hiç ?.. bir sevgilileri olduğu, anne ve babaları kardeşleri, evlatları  olduğuna üzüldünüz mü hiç..? barış için kardeşlik için, onlar ölmesin diye ne yaptınız ?  üzgünüm bir kere daha..

sonra kalbimizin doğusunda .. van’da kardeşlerimiz ölüyor..  depremle ilgili gücümüzü, potansiyelimizi görmek ve egomuzu şişirmek için kabuledilmeyen dış yardımlar. sonra potansiyelsiz olduğumuz anlaşılınca kabuledilen dış yardımlar.. yağmalanan kamyonlar için “bunlar zaten vahşi ve barbar bakın yardımlar yapılıyor ama nasıl da yağmalıyorlar” diyen sesler..
-diyorum ki büyük mağazaların, elektronik marketlerin indirimlerinde birbirini ezen, yiyen siz yoz beyinler, kibarlar, vahşi olmayan uhrevi kişilikler…. yoksunluk, yoksulluk ve açlıktan korkun !.. yoksun ve yoksullardan korkun !.. bu kamyonların yağmalanmasına, fırınlardan ekmek çalınmasına dua edin.. çünkü bir gün gelecek sizi yiyecek yoksulluk..  
siz insanların kardeşliğini, eşitliğini kabul edene kadar, barış içinde yaşayan bir dünyayı gerçekten isteyip bunu dile getirene kadar,  o steril hayatlarınızda sizin hiç görmek istemediğiniz kirli suratlı sokak çocukları, açlar, ezilenler, yoksullar, hırsızlar hep olacaktır.. üzgünüz bunu size hatırlatmak gerek arada sırada.. çünkü pembe gözlüğünüz hala gözlerinizde.. çıkardığınızda dünyanın kırmızı alevlerle yandığını göreceksiniz..
 
tek tesellim bu kadar olumsuzluk içinde ışıl ışıl parıldayan insanlar olduğunu görmek.. deli gibi yardım etmeye çalışan, kardeşlik için uğraşan, her görüşten, fikirden insanlar.. ama merhametli, vicdanlı, bebeklerin ölümüne oh demeyen, bundan haz almayan insanlar.. onlar insanlar..  ve o kadar çoklar ki.. 

Birhan keskin öteki şiirinde,  iyi insanı tanımlarken, ben de hala başka bir dünya mümkündür

belki de diyerek öpüyorum bütün iyi insanları kalplerinden.. sevgimle…’

 

‘Taflan’

 

‘Siz nasıl da menekşe gözlüsünüz onlarsa hep aç gözlü !
Ah siz ölümsüzsünüz dünya üstünde, onlar ölümlü..
Ve siz nasıl da güzel kokuyorsunuz, insanın hası ..
Onlar kenarda kirliler; onlar atık, onlar sası !’


Birhan Keskin (Y’ol – Öteki)

Comments are closed.