Koca Yürekli İnsan : Ahmet Kaya

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yazıya açıkçası nasıl başlamalıyım bilemiyorum , Ahmet Kaya benim hayatımda önemli yere sahip bir sanatçı’ydı . Çocukluk çağlarını hızla ilerlerken ben onun şarkılarıyla büyüdüm . Bir başkadır Ahmet Kaya dinlemek ve sevmek . Hüzünlü olduğum zamanlarda , sevinçli olduğum zamanlarda , kederli anlarımda bile hep Ahmet Kaya vardı hayatımda .

Onun yerini kimse dolduramadı . Sanıyorum bundan sonraki ilerleyen yıllarda da yerini kimse dolduramayacak !

  

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Karar vermek zor ” şarkısındaki ” ilker kardeşi canından , canından vurdular yaşasak mı ölsek mi karar vermek zor ” dizeleri beni kaldırıp yerden yere vurur her dinlediğimde .

İçerdeki , dört duvarın arasına sıkışıp kalmış insanlara ve onları bekleyen analara ” Nevzat Çelik’in ” Şafak Türküsü şiirini besteleyerek yürekleri dağlamıştır Ahmet Kaya .

Ahmet abimizin şarkılarında herkes kendi hayatına dair şüphesiz bişeyler bulmuştur , yeni gelecek olan nesiller de bulmaya devam edecektir . Hayatımda yapamadığım içimde her zaman bir yaradır bir Ahmet Kaya konserine gidememek . Çok istediğim şeylerden birisiydi belki tanışma fırsatımız olsaydı eminim bir kaç duble rakı içerdik . Ol(a)madı .

 

 

 

 

 

 

 

 

Aradan uzun yıllar geçmesine rağmen hala şarkıları yerden yere vuruyor beni dinledikçe . Ahmet abiyi yazmakla , anlatmakla ne satırlara ne sayfalara ne de hayata sığdırabilirim .

 Ahmet Kaya’ya Magazin Gazetecileri ödül töreninde çatal kaşık fırlatan ve askerliğini yapmayıp da ‘vatan sevgisi’ naraları atan , söz hakkı ve yaşam hakkı tanımayan faşistlere inat AHMET KAYA hep var olacak ama o faşistler tarihin çöplüğünde hiçbir zaman hatırlanmayacak.

  

 

 

 

 

 

 

 

Yıl 1995 – 1996 o zamanlar memlekete gidiyoruz annem babam ve ben kardeşlerim arabanın teybinde klasik Ahmet abinin kasetleri var… Her nedense Şafak Türküsü albümünü çok severim . O albümün yeri bende çok farklıdır , neden diyecek olursanız bir hafta yada on gün tatilden sonra dönüş yolu İstanbul’a gelmek arkadaşlardan kopmak çocuk yaşta insanlar için epey bir zordur .  Hiç unutmam hep Şafak Türküsü albümü olurdu onu dinlerdik yol boyunca sanki başka kasetleri yokmuşçasına ama belki de tüm albümleri içerisinde en beğendiğim albümü de odur …

 Aksaray yolundan Ankara’ya doğru ilerlerken “Tutuşur Dizelerim” şarkısı ile hep bir hüzün çökmüştür bana , yumruk gibi oturur kalbimin taa orta yerine . Ne zaman uzun bir yola gitsem dinlediğim şarkıdır , bende çok farklı bir yeri vardır .

 Yirmi küsürlü yaşları geçtikce ve CD yaygınlaşmaya başladıkça dedim oğlum bu adamın tüm albümlerinin hepsini satın almalısın kasetlerin bir çoğu zaten kayboluyordu her gelen alıyordu ve teknoloji olarak kasetlerin Compact Disc’lere gore bozulma oranı daha kolaydı .

 Bir çok albümü tamamladıktan sonra eksik alan 3 veya 4 albümdü sanırım onları hiçbir yerde bulamıyordum kasetçiler getirtiriz diyorlardı her sormamda gelen giden bişey olmuyordu . Sonra gittim Unkapanı’na o eksik olan CD’leri de tamamladım . Şimdi bende bütün albümleri orijinal
olarak var belki de Ahmet abinin hatrına güzel bir anıdır gözüm gibi bakıyorum o CD’lere …

 Tek emanet o kaldı bize ondan ve bir de şarkıları , gülüşü …

‘BLACKHAWK’

 ” Korka korka , yana yana

Her gün biraz daha derinden

Her gün biraz daha kapkara duyarak ölümü

Aç ve arkasız

Köpekleşerek yaşamak dersen

Bu yürek

Çat diye çatlasın ulan ! “

 

 

Comments are closed.