‘ta derinliklerimde her şey bir yıkıntı halinde..’ – VOLTAIRINE DE CLEYRE..

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

SEN ve BEN.. 

sen ve ben , gökyüzü soluk , kahverengiye kesmişken ,

bulutlar toparlanırken hışımla boğum boğum ,

yağmur , baharı açmamış fundalığa damla damla düşerken ,

aldırış etmeden fırtınaya , gök gürültüsüne , dolaşacağız birlikte ,

ve bakışacağız birbirimizle – sen ve ben..

 

sen ve ben , günahkar bulutlar boşalırken inatla ,

yıldırımların uçurum yükseklerine doyasıya ;

geçerken burçların üzerinden fırtına hızıyla ,

cehennemi ışık saçan cennetten düşen nefret topları ,

gülümseyeceğiz birbirimize – sen ve ben..

 

sen ve ben , nefret topları yağarken ,

yararken havayı evrenin vahşi çığlıkları ,

ölümün çağırdığı yerden , karanlığın içinden ,

gecenin yorduğu yerden gölgelerin içinden ,

arayıp bulacağız gözlerimizdeki ışıltıyı..

 

sen ve ben , karanlık sular ,

hırpalar ve boğarken bizi ,

cehennem kızının kahkahaları ,

ve katliamın tam ortasında , duyacağız birbirimizi ve ölüm’ü göreceğiz..

 

sen ve ben , ölen kurşuni geceyle ,

şafağın ilk ışıkları uçuşurken doğuda ,

baygın , yenik , oracıkta ,

katılaşmış kan pıhtılarının arasında ,

mecalsiz uzanacak kollarımız , sen ve ben..

 

sen ve ben , soğuk soluk ışıklar ,

öylece kalmış ölü bedenlerimizi deşerken ,

kurtulmuş olacağız o bitmek bilmez işkenceden ,

ölü dudaklarımız sonsuza dek ,

birbirini bulurken , sen ve ben..

 

sen ve ben , geçip giden yıllar ,

geride bırakırken bizi ölüp gidenlerle ,

gübre olacağız çürümüş kemiklerimizle ,

gelecek aşklara ,

son hoşçakal öpücüğünün çiyi hala dudaklarımızda..

VOLTAIRINE DE CLEYRE..

‘uzun süredir  ölümle yaşam arasında gidip geliyordum ve iki yıldır yalnızca o fikir vardı kafamda.. ‘hayır intihar etme ve rusya’ya da gitme..’ hayat senin için çok şeyler vaat ediyor , türü beylik şeyler söyleyebilirim ; ama sen bunun sunturlu bir yalan olduğunu anlarsın.. hayatın hiçbirimize çok şeyler vaat ettiğini sanmıyorum.. fakat inanıyorum ki , içinde yaşadığın aşama büyük ölçüde arızi ve geçici.. artık bulunduğun mezardan çıkmak zorundasın.. bu bir yılı alabilir ; delirmek falan söz konusu değil ; iteklendiğin özel ruhsal koşullardan çıkan mantıki sonuç bu..

öyle soğukkanlı bir mantıkçısın ki , ani bir dönüşümün inanılmaz bir psikolojik rahatlamaya yol açması gerektiğini anlamıyorsun.. üstelik herkesin sendeki güçlü ruhu fark ettiğini biliyor muydun.. önceleri senin coşkudan uzak olduğunu düşünenler bile.. biliyorum , buna kulak asmazsın ; ama kazanmak hiç de fena değildir..

ve kazandın alex ; uzun süreli bir savaşta ölümü yendin.. teslim olma.. bütün yeteneklerin yerli yerinde , yalnızca hayatın , yaşadığın duygusal çalkantıların getirdiği bir şok söz konusu.. ölümün sükuneti mi , elbette , ama onun için biraz bekleyebilirsin..

bunu yaptığın takdirde üzülecek birkaç kişiden birinin de ben olacağını söylem bir işe yarar mı.. elbette seni daha çok ve daha uzun zamandır tanıyan ve sevenler vardır ; onlar benden daha çok şey talep etmeyi hakketmişlerdir senden ; ama bil ki ; böyle bir durumda benim hayatım kararacaktır..

fakat sana şöyle bir baskı da yapmak istemiyorum : hasta olduğumda insanlar , ‘benim hatırım için yaşa’ dediklerinde , onların kendi acılarını bastırmak isteyen benciller olduklarını düşünmüşümdür ; aslında beni hayata döndürmeye çalıştıklarını bildiğim halde , bu bana bencillik gibi gelirdi.. ve bu yüzden sana , ‘hayatta kal ve işkence çek , çünkü eğer ölürsen ben kendimi kötü hissedeceğim,’ demek istemiyorum.. emin olduğum tek şey , atlatacağındır , bu da seni ikna etmek için çaba göstermeye itiyor beni : bilsem ki , bütün hayatın böyle geçecek , hiç tereddüt etmeden , ‘yap’ derdim..

uzat ellerini uçurumun karşı tarafına , alex , yalnız değiliz.. derinlerde yoldaşlık var.. bırak bir süre ışıklar yansın.. o nihai son gelene kadar kendimizi üzmeyelim..

yoldaşça selamlar.. ve yakında yeniden yazışmak üzere.. için sıkıldığında yaz.. seni duyuyor ve hissediyorum..’

VOLTAIRINE DE CLEYRE..

‘AMERİKALI ANARŞİST VOLTAIRINE DE CLEYRE’İN YAŞAMI’ , PAUL AVRICH , Çeviri : Emine Özkaya , SEL Yayıncılık , 304 Sayfa , 1999..

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

‘iddia etmeye hakkı olduğunu düşünmüş, kendisi ya da düşüncelerini paylaşanlarla bir araya gelerek cesurca gidip onu iddia etmiş olan her insan doğrudan eylemcidir.. grevler ve boykotlar gibi tüm iş birliği deneyimleri esas olarak doğrudan eylemdir..’

VOLTAIRINE DE CLEYRE..

KİTAP ARKASI :

‘doğa , bazen zamanın çok ötesinde , gıpta edilecek insan karakterleri yaratır ; yapmacıktan uzak , uzlaşmaz ve gerçeğe sıkı sıkıya bağlı ; bencilliği , bütün insanlığı kapsayan ve kendini büyük kitlenin ayrılmaz parçası olarak gören bir insan ; her çeşit yanlışlığa karşı ince bir duyarlılığı olan ve bunların karşısına dikilen bir birey ; geleceğe uzanabilen ve onu yakınlaştırabilen biri.. işte böyle bir insandı voltairine de cleyre..’ – jay fox

‘amerika’nın dünyaya armağan ettiği en harika kadın..’ – rudolf rocker

‘voltairine de cleyre , liberter duyguları ve sanatsal güzelliği ile anarşinin incisidir..’ – max nettlau

‘bu yüzyılın en derin düşünen anarşist kadını..’ – marcus graham

’emma goldman ve louise michel’le birlikte voltairine de cleyre , modern çağın üç büyük anarşist kadınından biridir..’ – leonard d. abbott

‘voltairine de cleyre , şiirsel isyancı , özgürlük aşığı sanatçı , amerika’nın en büyük anarşist kadınıdır..’ – emma goldman’

Comments are closed.