BORÇLU ÖLECEĞİM HERKESE

Nerde okumuştum, bilmiyorum

kim söylemişti: ‘kimseye borcum

kimseden alacağım yok’ diye.

Tumturaklı bir cümleydi; tuhaftı da,

ekonomik terimlerle

dillendiriliyordu özgüven.

Gerçekten hayaletlerinden

kurtulmuş biri miydi bu?

Ne teşekkür, ne şükran;

alçakgönüllülük ve bağışlama;

yoksanmıştı hepsi. Sadece ürkütücü

bir kendini beğenmişlik.

 

Birebir alırsak sözcükleri

bilge Lao-Tzu’nun deyişi

uygun düşüyor bu övünmeye:

‘Önemli olan duvarları değil

odanın. Kapladığı boşluk.’

Yaşadım ve gördüm: aynasıyla

konuşanlar, yitip

gittiler aynalarıyla.

 

Kulüp 12’nin Amerikan-bar’ında

‘caz müziği dinliyorum’. Keşke

yanımda olsaydı Kâmuran Yüce de

diye geçirirken gözlerimi kapatıyor

biri. Usulca dönüyorum: Çirkin Kral;

kravatsız, beyaz ceketli. Kaç yılındayız

ne zaman geldik Ar Sineması’nın fuayesine?

Özlemle sarılırken, kolumda

hissediyorum kabzayı.

 

‘Sana’ diyorum ‘on lira borcum var,

Pasaj’da almıştım. Karlı

bir geceydi hiç unutmam’.

‘Boş ver’ diyor, yağmurun dindiği

göğe benzeyen bir gülümsemeyle.

Şaşmışımdır hep, niye öyle az

güldüğüne filmlerinde.

Seçtiği sürgünde öldü Yılmaz

hâlâ bir onluk borçluyum ona.

 

Sevgiyi iki kez ziyaret edebildim

Mamak Askeri Cezaevi’nde.

Bahardı ikincisinde, bahçedeydik;

görüşmeciler ürkek ve kederli,

ortalıkta yığınla inzibat.

‘Göğsüm acıyor ara sıra’

demişti. ‘Şuramda bir çiçek

büyüyor sanki.’ Hiç yazmadım

sürgündeyken Adana’ya.

 

Sığındım Ellilerin, Altmışların

kansız anılarına. Özdemir’le evliydi;

Sıhhiye’deki evde hazırlıyorduk

yeni sayısını Mavi’nin;

yazmaya başlamamıştı daha.

Ya da Kızılay’da Büyük Sinema’nın

önündeki kalabalığın arasındaydık.

Yayılıyordu sesi Aybar’ın

dalga dalga bulvara. Sanki birazdan

Kışlık Saray’a yürüyecektik.

Nasıl borçlanmamış olurum

O’nun erken açan kanserine?

 

Çok şükür borçlu öleceğim herkese.

Sürülecekse bu yüzden sürülecek

izim. Birkaç alacağım da

-bir fikir, bir dize, bir imge-

kalacak elbet birilerinde

ve belki onların peşine düşecek

başka birileri de.

 

AHMET OKTAY

(Hayalete Övgü, 2001)

 

‘POYRAZDA KIMILDAYAN SALINCAK’ , AHMET OKTAY, ALKIM Yayınevi, Aralık 2003, 104 Sayfa…

 

ahmet oktay - poyrazda

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Comments are closed.